BiyolojiKimya

Kahve Nasıl Yorgunluğumuzu Alır ve Fazla Tüketirsek Ne Olur?

Kahve Nasıl Yorgunluğumuzu Alır ve Fazla Tüketirsek Ne Olur?

Kahve muhtemelen burayı okuyan okurlarımızın favori enerji içeceği. Amerika Ulusal Kahve Derneği’nin (NCA) 2020 yılında yaptığı araştırmaya göre, Amerikalıların %62’si her gün en az bir bardak kahve içiyor. Günlük kişi başı tüketilen ortalama kahve miktarı ise 3 bardaktan biraz fazla. Bir kısmı için sadece tadı, ezici çoğunluk için ise uyarıcı etkisi bu içeceğin neden bu kadar sevildiğinin cevabı.

Peki neden kahve bizi ayık tutuyor? Ve bu maddenin bize herhangi bir zararı var mı? Hadi bunları kimya ile açıklayalım!

Güne kahveyle başladım,

Ağzım kuru zihnim açık,

Beyaz camda görüntüler,

Hepsi o kadar dürüst ki!

Neden Yoruluyoruz?

Öncelikle kahvenin tadını bir kenara bırakarak onun etken maddesine ve yorgunluğun kimyasına bakalım. Kafein, ismini doğrudan içeceğin kendisinden alır. Bu kimyasal, beynimizdeki adenozin reseptörlerine bağlanarak yorgunluk hissini ortadan kaldırır. Peki bu olay nasıl gerçekleşir?

Öncelikle adenozin reseptörleri, yorgunluk gerektiren bir durumda salgılanan adenozin molekülünün şekline uyum sağlayan bir reseptördür. Reseptörü kilit, molekülü ise anahtar gibi düşünebiliriz. Gerçekten de serbestçe dolaşan adenozinler bu reseptöre resmen bir anahtar kilit mekanizmasında olduğu gibi bağlanır. Buraya bağlandığı an beynimize “bu kişi biraz zor bir gün geçirip yoruldu” sinyali gönderir.

Caffeine and Adenosine
Görsel Kaynağı: Wikipedia

Ama bu durumu detayıyla göremeyen bizler kahve tükettiğimizde; kanımıza giren kafein, resmen bir yanlış anahtar görevi görür. Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi şeklinin bir kısmı adenozine benzeyen kafein bu reseptöre bağlanabilir. Ancak yanlış bir anahtar olduğu için kilidi açamaz yani yorgunluk sinyali üretemez. Mutlaka şahit olmuşsunuzdur, evimizde bir kapıya bazen başka anahtarları da sokabiliriz. Ancak o doğru anahtar olmadığı için çevirip kapıyı açamayız. Buradaki durum da tam olarak bu şekilde gerçekleşir.

Anahtar

Kahve İçmek Zararlı Mı?

Nasıl çalıştığını artık anladığımıza göre hadi bir de bu durumun yarattığı negatif etkileri biraz inceleyelim. Tabi ki de düşük bir miktarda alınan kahveyi vücudumuz rahatlıkla tolere edebilir. Peki ya kahveyi yüklü bir miktarda çok hızlı alırsak? Tüm adenozin reseptörlerinin kafein ile bağlandığını düşünelim. Kanımızda o kadar kafein var ki, kafeinin ayrıldığı bir reseptöre adenozin bağlanamadan hemen başka bir kafein molekülü bağlanıyor. Doğal mekanizmaya tamamen aykırı bu olayın zarar verici etkilerini anlamak için reseptörlerin nerelerde bulunduğuna bir bakalım.

Adenozin reseptörlerinin dağılımı

Her ne kadar kafein en çok A1 ve A2A isimlerindeki reseptörlere bağlanmayı sevse de; beyinden kalbe, böbreğe hatta gözlerimize kadar uzanan geniş bir skalada bu reseptörler bulunuyor. Sonuçta bu reseptörlerin büyük bir kısmına kafein bağlandığında da kafein doz aşımı adı verilen bir olay görülüyor. Peki nedir bu etkiler?

Aşırı Doz Kahve Tüketiminin Etkileri

  • Genel rahatsızlık
  • Gerginlik
  • Heyecan
  • Yüz kızarıklığı
  • Sindirim sıkıntıları
  • Artmış ve düzensiz kalp ritmi
  • İdrar sıklığında artış (Diüretik etki)
  • Uyku bozukluğu
  • Kas seğirmesi

Aşırı Kahve Tüketimi

Görüldüğü üzere kalp krizine ve ölüme kadar gidebilecek bu yola hiç sapmamak oldukça akılcı bir hareket gibi gözüküyor. Peki… diyelim ki, bu duruma kadar geldik, ne yapmalıyız?

Reklam

Öncelikle kafein içeren hiç bir şey tüketmemek en iyisi. Kola, çay, çikolata gibi yiyecekler ve içecekler de kafein içerdiklerinden durumunuzu çok daha kötü hale getirecektir. Bol bol su içmek yapacağınız ilk şey olmalıdır. Çünkü diüretik etki yüzünden kaybedeceğiniz suyu tekrardan kazanmalısınız. Ayrıca idrarla tışarı atılan elektrolitleri de yerine koyabilmek için mineralli sular içmekte fayda var.

Daha Da Kötü Durumdaysak…

Hayatınızın tehlike altında olduğunu düşünüyorsanız tabi ki de ilk yapmanız gereken acil servisi aramak, gelecek ekibe yaşınız, kilonuz, ne kadar doz aldığınız ve bunu ne süreçte aldığınızı açıklamanız herkesin yararına olur. Size ulaştıktan sonra, durumunuza göre size aktif karbon vererek ya da midenizi yıkayarak yardımda bulunmaya çalışacaklar. Bir süre boyunca da sürekli olarak EKG’nize bakarak kalp krizi geçirmeniz durumunda hazırlıklı bir şekilde bekleyecekler.

Kahvenin Etkisi Ne Kadar Sürer?

Şu an muhtemelen neden bağlanan kafeinleri tamamen yok edecek bir tedavi yok diyorsunuz. Farkettiyseniz aşırı doz almanız senaryosuna baktığımızda sağlık uzmanlarının yaptıkları tek şey midenizde hala kafein varsa onun kana karışmasını engellemek. Ancak genellikle kanımızda olan kafeini engelleyecek pek bir şey yapılmaz. Aslında vücudumuzun bu duruma karşı oldukça güçlü bir silahı var ve sağlık uzmanlarının geliştireceği yöntemler bu silahtan çok da verimli olmayacak.

Vücudumuzun bu gizli silahı müthiş bir kimyager. Çoğu zararlı maddeyi daha az zararlı veya tamamen zararsız maddelere çevirecek formülleri çok iyi biliyor. Karaciğer isimli bu kimyager kanımızdaki fazla kafeini paraxanthine denen başka bir moleküle çevirerek idrar yoluyla uzaklaştırıyor. Sağlıklı bir karaciğere sahip bireyde kafein miktarının yarısı yaklaşık 2.5-4.5 saat arasında temizleniyor. Yani doz aşımında mideniz oldukça iyi temizlendiyse ve miktarı çok geçmediyseniz kritik durumunuz birkaç saat içinde hatta belki daha kısa sürede stabilleşecektir.

Uykusuz her gece

Ancak o gün öğlen saat 12’de 30 shot espresso ile bu kafein krizini geçirdiğiniz senaryoyu düşünelim. Bu senaryoda, gece 12’de dahi vücudunuzda hala 2 espresso shota yakın miktarda kafein bulunacaktır. Yani yatmadan önce bir Americano içmiş gibi düşünebilirsiniz.

Güzel haber! Eğer kahvenin tadını seviyorsanız fakat uyarıcı etkisinden rahatsızsanız kafeinsiz kahve tam size göre olabilir. Her gününüzün “Daha Mutlu Olamam” diyeceğiniz kadar güzel geçmesi dileğiyle!

Kaynakça ve İleri Okuma

Had too much caffeine? Right as Rain by UW Medicine. (2019, September 9). https://rightasrain.uwmedicine.org/body/food/too-much-caffeine.

National coffee Association. NCA. (n.d.). https://www.ncausa.org/Newsroom/NCA-releases-Atlas-of-American-Coffee.

Nehlig, A., Daval, J.-L., & Debry, G. (1992). Caffeine and the central nervous system: mechanisms of action, biochemical, metabolic and psychostimulant effects. Brain Research Reviews, 17(2), 139–170. doi:10.1016/0165-0173(92)90012-b

Rivers, A. (2018, December 6). Caffeine overdose: Symptoms, side effects, and treatment. Healthline. https://www.healthline.com/health/caffeine-overdose.

YouTube. (2017, April 6). Caffeine and adenosine receptors. YouTube. https://www.youtube.com/watch?v=jOfquPE1cnU.

Kaynak gösterilmeyen görseller, Canva Pro aracılığıyla telif hakkı ödenerek kullanılmaktadır.

Bize Destek Olmak İster Misiniz?

  • Dilerseniz Patreon hesabımız üzerinden bize aylık veya tek seferlik bağış yaparak destekte bulunabilirsiniz.

Bağış Yapmak İstiyorum!

Hüseyin Kaç

ODTÜ Kimya bölümünde lisansını yapmakta olan, kimyanın hayatımıza etkilerini anlaşılabilir bir biçimde anlatmaya çalışan ve öğrenmeye olan açlığını hiçbir zaman bastıramayan bir bilimsever.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu