Kültür/SanatDilbilim

Pan: Kelimeler ve Hikayelerle Ölümsüzleşen Ölümlü Tanrı

Pan: Kelimeler ve Hikayelerle Ölümsüzleşen Ölümlü Tanrı

Tanrı Pan. Kırların ve çobanların Tanrısı. Yunan Mitolojisindeki bu Tanrı hakkında bir yazı yazmanın önemli olacağını düşündüm. Bu yazının sonunda dilimize yer etmiş kelimelerden birkaçının kökenini, bir müzik aletinin adının nereden geldiğini ve Pan’ın kültürümüzle ne kadar iç içe olduğunu öğrenmiş olacağız. Hadi Yunan Mitolojisindeki en ilginç Tanrılardan birini tanıyalım.

Öncelikle Pan kimdir?

Tanrı Pan yarı keçi yarı insan olarak doğmuştur. Efsaneye göre doğduğunda o kadar çirkinmiş ki annesi bebeğini reddetmiştir. Babası olduğu düşünülen Tanrı Hermes, Tanrı Pan’i diğer tanrıların yanına götürmüş fakat Pan onların arasında da kendisine pek yer edinememiştir. Diğer Tanrılar dış görünüşünden dolayı onu küçük görmüş ve hatta insanlar tarafından bile pek ciddiye alınmamıştır.

Tanrı Pan kendini en rahat hissettiği yerlerden olan kırsal alanlarda vaktinin büyük kısmını geçirir. Pan bu sebeple, çobanların, kırların Tanrısı haline gelmiştir. Ve Yunan Mitolojisinde dünya üzerindeki cennet olarak tasvir edilen Arcadia’yı korumaya adamıştır kendini.

Tanrı Pan’in yarı keçi, yarı insan görünümü görenler için oldukça korkutucudur. Hatta günümüzdeki şeytan tasvirlerinin çoğu, Tanrı Pan’in görüntüsünden esinlenilerek çizilmiştir.


Şeytan tasviri
Şeytan Tasviri
Görsel Kaynağı: Brechtbug Roddy McDowall – The Loved One – film on MAC Laptop 8673 via photopin (license)

Pan taklidi
Tanrı Pan
Gui Brigaudiot tarafından canlandırılmıştır

Pan Kelimesinin Bir Anlamı Var Mı?

Pan kelimesi Yunancada “tam/bütün” anlamına gelir. Panteizm, pananteizm gibi inanışlar da bu kökenden gelir. Etrafımızdaki her şeyi doğa olarak kabul edebileceğimiz için Pan=Bütün=Doğa eşitliğini sağlayabiliriz. Tanrı Pan aynı zamanda doğanın evrenin birlikteliğini de temsil eder. O yüzden bu yazıda çoğunlukla Doğa Tanrısı olarak adlandırılacaktır.

Panik ve Panikatak

Ani dehşet duygusu, büyük korku, ürkü. Türk Dil Kurumu Sözlüğüpanik” kelimesini böyle tanımlamaktadır. Hepimiz, hayatımızın bir döneminde bu durumla karşılaşmışızdır. Bir an vücudumuzu öyle bir korku kaplar ki mantıklı düşünemeden hareket ederiz. İşte bu durum bizde paniğe yol açar. Ve bu kelime Doğa Tanrısı’ndan gelmektedir.

Pan’ın, kırlarda uyuyan çocukların yanına aniden gelip çığlıklarıyla korkutarak eğlenen bir Tanrı olduğu anlatılır. Bu ani çığlığını antik yunandaki savaşlarda da düşmanlara karşı göstermiştir. İşte ani dehşet duygusu anlamına gelen panik kelimesinin kökeni de tam burasıdır. Panikatak durumu da bu Pan’ın ani çıkışına gönderme olarak kullanılmaktadır. Bu ani korku durumu yalnızca Türkçe için geçerli değildir. İngilizcedeki “panic”, Fransızcadaki “panique”  gibi birçok dilde “pan” kökenli kelimeler bu korku durumunu ifade eder.

Panflüt

Efsane şu şekildedir: Tanrı Pan, Syrinx adında çok güzel bir periye aşık olur. Syrinx, Pan ile beraber olmak istemez ve kendini bir su kamışı bitkisine çevirir. Pan, çok aşık olduğu için bu perinin sürekli yanında olmasını ister. Bu yüzden o kamışlardan birkaç tane keser ve bugün Sirinks ya da Panflüt olarak adlandırılan üflemeli çalgıyı oluşturur.

Bu hikaye yeni bir kelimenin daha kökenini oluşturur. Sirinks üflemeli çalgıdan geldiği için aynı zamanda üfleme borusu ve çekmek kelimelerini de oluşturur. Yani Sirinks’in Antik Yunancadaki diğer bir anlamı da üfleme borusu ve çekmek kelimeleridir. Daha sonra bu kelime günümüzde enjektör anlamına gelen şırınga kelimesini oluşturmuştur.


Panflüt
Panflüt

Pan ve Midas’ın Eşek Kulakları

-Pan, o kadar yetenekliymiş ki flütüyle her duyanı etkilemeyi başarıyormuş. Müziğin, sanatların, güneşin, ateşin ve şiirin Tanrısı olan Apollon’a bile meydan okuma cesaretini göstermiş. Apollon bu teklifi kabul etmiş ve iki tane jüri atamış. Jüriler iki Tanrı’yı da dinlemiş ve kararlarını açıklamaya başlamışlar. İlk jüri Dağ Tanrısı Tmolos, Apollon’dan korktuğu için oyunu hemen Apollon’dan yana kullanmış.

İkinci jüri ise Kral Midas’mış. Frigya Kralı yalan söylemek istememiş ve “Pan’ın müziği biraz daha güzeldi” demiş. Yarı keçi olan Kır Tanrısı Pan’a karşı müzikte berabere kalmayı kabul edemeyen Tanrı Apollon çok sinirlenmiş ve Kral Midas’ı cezalandırmış.

“Güzel müziği ayırt edemeyen kulak, insan kulağı olamaz , sana eşek kulağı yakışır” diyerek Midas’ın kulaklarını eşek kulağına dönüştürmüş.

Böylece Eşek Kulaklı Midas efsanesi ortaya çıkmıştır.


Kral Midas
Kral Midas

Peter Pan Hikayesi

Hepimiz hiç büyümeyen, panflütünü elinden bırakmayan, haylaz çocuk Peter Pan’in hikayesini biliriz. Tahmin ettiğiniz gibi bu hikayedeki başrolümüzün soyadının Pan olması tesadüf değil. Doğa Tanrısı Pan’a gönderme yapılmaktadır. Ayrıca diğer başrolümüz Tinker Bell de Pan efsanelerinin birçoğunda yer alan perileri tasvir etmektedir.


Peter Pan
Peter Pan

Çam Ağaçlarının Rüzgarda Çıkardığı Ses ve Pan

Evet, yine Tanrı Pan’in hüzün dolu aşk hayatıyla alakalı bir efsane. Bu seferki hikayemizde Tanrı Pan aşkına karşılık buluyor. Pitys adlı bir peri kızı ile güzel bir ilişki halinde. Fakat, Kuzey Rüzgarının Tanrısı Boreas da Pitys’den hoşlanmaktadır. Ve bir gün zorla ona sahip olmaya çalışır. Rüzgar’dan kaçmaya çalışırken ölümle burun buruna gelen periye Toprak Ana Gaia acır ve onu bir çam ağacına çevirir. Çam ağacına çarpan rüzgar bu yüzden bir ses çıkarır ve Tanrı Pan’i hüzne boğar.

Reklam

Bu mitte yer alan karakterler de günlük dilde kendine yer bulmayı başarmıştır.

Kuzey rüzgarını tanımlamak için kullanılan Poyraz kelimesi Kuzey Rüzgarının Tanrısı Boreas’tan gelmektedir.

Pitys ise İngilizcedeki çam anlamına gelen pine kelimesini oluşturur.

Hatta birçok dilde ananas kelimesi kullanılırken, İngilizcede ananasa pineapple denir. Ananasın, çam ağacının kozalaklarına benzerliğinden dolayı pineapple olarak adlandırıldığı düşünülmektedir.


Kozalak
Kozalak

Ananas
Ananas

Ekho

Tanrı Pan’in vukuatları burada son bulmamaktadır. Çarpıcı aşk hayatına sahip bu Tanrı bir gün Ekho adındaki tanrısal güzelliğe sahip bir periye aşkını ilan etmiştir. Fakat, yine reddedilmiştir. Pan bu durumu kabullenememiş ve çobanları kışkırtmıştır. Çobanlar Peri Ekho’yu parçalarına ayırarak canice öldürmüştür. O dönemden beri Ekho’nun ölüm çığlıkları tüm dağlarda, kırlarda ve bayırlarda duyulmaktadır. Günlük dilde kullandığımız, yankı anlamına gelen eko kelimesi de buradan gelmektedir.

Temmuz kelimesi ve Pan’ın Ölümü

Evet, birazcık daha dilbilimi üzerine gidelim ve yeni hikayemizi anlatmaya başlayalım. Öncelikle Pan’ın diğer Tanrılardan ayrılan bir özelliği daha vardı. Pan ölümlü bir Tanrıydı. Onun ölümü büyük bir üzüntüyle karşılanmıştı. Tanrı Pan’ın Sümer Mitolojisindeki karşılığının oradaki çobanların tanrısı Tammuz olduğuna inanılır. Halikarnas Balıkçısı’nın Anadolu Efsaneleri’nde anlattığı hikaye şu şekilde devam eder:

Sıcak bir yaz gününde Ege denizinde giden gemi kaptanları bir sazlığın yanından geçerken “Tammuz!, Tammuz” diye bağıran gizemli bir ses duyarlar. Ürkerek yaklaşırlar o sese. O ses sözlerine şöyle devam eder: “Büyük Tanrı Pan öldü!”. Bir anda her yerden acı dolu haykırışlar ve ağlama sesleri duyulur.

O acı günün yaşandığı ay o günden sonra Temmuz ayı olarak adlandırılmıştır.

Kaynakça ve İleri Okuma

Balıkçısı, H., & Gökovalı, Ş. (1983). Anadolu efsaneleri. Ankara: Bilgi Yayınevi.

Hunt, J. (2018, April 18). Why is a pineapple called a pineapple? Retrieved February 24, 2021, from https://www.mentalfloss.com/article/91098/why-pineapple-called-pineapple

Pan (god). (2021, February 24). Retrieved February 24, 2021, from https://en.wikipedia.org/wiki/Pan_(god)

Peter pan. (2021, February 20). Retrieved February 24, 2021, from https://en.wikipedia.org/wiki/Peter_Pan

Türkçe Etimoloji SÖZLÜĞÜ. (n.d.). Retrieved February 24, 2021, from https://www.etimolojiturkce.com/

Kullanılan görsellerin kaynaklarına, görsellerin üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Bize Destek Olmak İster Misiniz?

  • Dilerseniz Patreon hesabımız üzerinden bize aylık veya tek seferlik bağış yaparak destekte bulunabilirsiniz.

Bağış Yapmak İstiyorum!

Mete Esencan

Herkese merhaba! Ben Mete Esencan. ODTÜ Kimya Bölümü yüksek lisans öğrencisiyim. Temel bilim eğitimi sırasında edindiğim araştırma bilgisini ve üç yıl boyunca yönetiminde bulunduğum ODTÜ Kimya Topluluğu’nda kazandığım yöneticilik tecrübesini birleştirerek bir platform kurmayı planlamaktaydım. Bu amaçla 2021 yılının Şubat ayında ilk adımı atıp bilim, sanat ve felsefe üzerine sohbet edercesine yazılar yazabileceğimiz bir platform olan Doğa Filozofu’nu kurdum. Herkese keyifli okumalar dilerim!

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu