Kültür/SanatPsikoloji - Sosyoloji

Kendi Kendini Gerçekleştiren Kehanet: Pygmalion Etkisi

Beklentilerinizin hayatınızı şekillendirebildiğine ne kadar inanırsınız? Mitolojide heykeline aşık bir heykeltıraşın beklentileri ile heykelini canlı kılıp evlendiğini duymuş muydunuz? Peki daha çok tolerans gösterilebilen ve daha çok güvenilen bir öğrenci gerçekten de potansiyelini aşabilir mi? Yöneticinizin geri bildirimleri, iş yapış şeklinizi ve motivasyonunuzu ne kadar etkiler? Ha bir de, bir at, dört işlem yapabilir mi?

Haydi, hep birlikte bu sorulara yanıtlar arayalım!

Bilindiği üzere, psikolojide ve sosyolojide çeşitli olgulara yanıtlar aranır. Günlük hayatımızda gerçekleştirdiğimiz çoğu davranış bu bilimler sayesinde açıklanmaya çalışılır. Beklentiler ve geri bildirimler üzerine yapılan araştırmalar da gerek sosyal yaşamımızı şekillendirirken gerek profesyonel hayatta mesleğimizi icra ederken karşımıza çıkan davranışlarımızı anlamlandırır. Robert Rosenthal ve Lenore Jacobson’ın öğretmenler ve öğrencilerine davranışlarını inceledikleri çalışması, beklentilerin hayatımızı nasıl da önemli ölçüde şekillendirdiğinin çarpıcı bir örneğidir. Pygmalion etkisi olarak bilinen ve günümüzde hayatın çeşitli alanlarına uyarlayabildiğimiz bu etki, kısaca, yüksek beklentilerin belirli bir ortam veya konuda daha iyi performansa yol açtığına inanılan psikolojik bir olguyu anlatır. Bu etki, ismini, Yunan mitolojisinde heykeltıraş olan Pygmalion’dan alır. Efsaneye göz atalım:

Heykeline Aşık Bir Heykeltıraş

Heykeller; merakla incelediğimiz, her bir detayına hayran kaldığımız muhteşem sanat eserleridir. Bir Yunan mitolojisine göre, Heykeltıraş Pygmalion, yaşadığı dönem ve bölgede bulunan kadınları beğenmez ve hayalinde tasvir ettiği kadını heykelleştirir. Heykelini her detayıyla kusursuz şekilde işledikten sonra heykeline o kadar hayranlık duyar ve aşık olur ki güzellik ve aşk tanrıçası Afrodit’e, heykelini canlı kılması için çeşitli adaklarda bulunur ve adeta yalvarır. Günün birinde heykelini öptüğünde bu dileği gerçekleşir, heykeli bir kadına dönüşür ve bu kadın ile evlenip çok mutlu olan Pygmalion, bugün hala konuşulan psikoloji kuramlarına konu olmuş olur. Elbette, bu bir mitoloji efsanesidir ama metaforu ve beklentilerin gücünü anlamamız için kıymetli bir meşaledir.

ulasmtl the sculptor maker man kisses the female sculpture that 456a9dca e62b 46cb bb28 dea509443256

Yüksek Beklenti ile Gelişen Öğrenci Deneyi

Rosenthal-Jacobson çalışması olarak bilinen bir çalışma, California’da bir ilkokulda, IQ testi uygulanılan ve bu testin sonucunda, bir sınıftaki öğrencilerin diğer öğrencilere göre üstün zekalı olduğunu, sınıfta derse girecek öğretmenin ise özel olarak seçildiğini anlatır. Dolayısıyla, o üstün zekalı öğrencilerin sınıfında derse girecek öğretmenin, öğrencilerinden beklentisi değişiyor; tolerans seviyesi ile o sınıfta ders anlatma motivasyonu ve çabası artıyor. Çalışmanın bu kısmına kadar her şey normal görünse de gerçeklik farklı! Yapılan test sonucunda aslında çocukların hepsi benzer zeka seviyesine sahip, IQ testlerinin sonucunda üstün zekalı çıkan öğrenciler bir sınıfta toplanmıyor fakat öğretmenler bunu bilmiyor…Peki sonuç ne oluyor? 1 yıl boyunca üstün zekalı çocuklardan oluştuğu sanılan sınıfta öğretmenin, çocukların gelişimini desteklemesi, çocukların hata yaptığındaki anlayış düzeyi ve onlardan beklentileri oldukça üst düzeyde oluyor. Bu durumun sonucunda ortaya çıkan gerçeklik ise çok çarpıcı! 1 yılın sonunda, üstün zekalı öğrencilerin oluşturduğu farz edilen sınıftaki öğrencilerin gelişimi, sıradan diğer sınıflardaki öğrencilerin gelişimine göre kat kat daha fazla. Kendini gerçekleştiren kehanet işte tam da bu!

pexels tima miroshnichenko 5427671

Eğitim ve İş Hayatında Beklentilerin Önemi

Yukarıdaki çalışmadan çıkarılabilecek değerli bir ders…

Hayatta olumlu beklentide bulunduğumuz, gelişimine inandığımız, hata yaptığında yargılayarak veya kötü hissettirerek o hatayı anlatmak yerine o kişiye inandığımızı ve hatalardan ders çıkararak öğrenebileceğini vurguladığımız kimseler, gelişimine ve potansiyeline inanıldığını hissettiği için potansiyelini gerçekleştirebilecek gücü kendisinde buluyor! Diğer bir deyişle, kişilerden olumlu beklentilerimizi hissettirdiğimiz her an, aslında onların olumlu eylemlerine katkı sağladığımız basamaklar inşa etmiş oluyoruz.

Avrupa’nın En İyi CEO’su ödülünü alan Tansu Yeğen, 40 Metotla Kariyerini ve Kişiliğini Partlat (2021) adlı kitabında bu etkiden söz ederken, iş hayatında geri bildirim verme şeklinin öneminin altını çiziyor. Liderlerin, takım arkadaşlarına “biliyorum ki en iyisini başaracaksın” dediğinde belirttiği yüksek performans beklentisinin motivasyona yardımcı olduğunu; tam tersi durumda ise, düşük performanslı olduğuna inanılan bir takım arkadaşına hissettirilen düşük beklentinin de performansı desteklemek ve iyileştirmek bir yana baltalayıp köstekleyebileceğini savunuyor. O halde, başkalarının bizden beklentileri, tamamını etkileyecek kadar güçlü mü tartışılsa da, “iş yapış şeklimizin ve motivasyonumuzun önemli bir kısmını etkileyebilecek güçtedir çıkarımını yapmak çok da yanlış olmayacaktır.

pexels pavel danilyuk 7654498

Umuyoruz ki, bu satırları okuduktan sonra kazandığımız farkındalık ile hem sosyal hayatımızda hem profesyonel yaşantımızda, kişileri motive ederken ve onlara beklentilerimizi hissettirirken Pygmalion’a da bir selam göndermeyi unutmayız.

Aritmetik İşlemler Yapabilen (!) Bir At: Akıllı Hans

Rosenthal-Jacobson çalışmasının ilhamını nereden aldığına bakmaya hazır mısınız?

1900’lerin Almanya’sına gidelim ve at Akıllı Hans ile onu eğiten Alman matematik öğretmeni Wilhelm von Osten ile tanışalım. Osten, Hans’a toplamayı, çıkartmayı, çarpmayı, bölmeyi, kesirli sayılarla işlem yapmayı, notaları, okumayı, yazmayı ve Almancayı öğrettiğini iddia ediyordu. Kulağa çok tuhaf ve inanması güç geliyor öyle değil mi? Özetle, Hans, kendisine yöneltilen sorulara, toynağı ile yanıtların şıklarla sergilendiği kağıtlara vurarak yanıt veriyordu. Üstelik yanıtlar doğruyu yansıtıyordu! Peki bu nasıl mümkün olabilmişti?

Hayvan psikolojisi ve fenomenoloji alanındaki çalışmalar, atın zannedildiği gibi zihinsel işlemler yapmadığını, kendisini izleyenlerin tepkilerindeki küçük değişimler yoluyla, onların beklentilerini algılayarak yanıt verdiğini gösterdi. Bu durum, atın gözü bağlandığında yanıtları bilemediğini çünkü seyircileri göremediği için beklentileri anlayamadığını fark edilince doğrulandı. Bir atın bilişsel düzeyi için beklentileri anlayıp ona göre aksiyon alması bile oldukça ilginç ve başarılı olsa da sanılanın aksine at matematik problemlerini çözemiyordu. Beklentilerin anlaşılması ve ona göre davranabilme becerisi, Hans sayesinde literatüre yerleşince, yıllar sonra kendi kendini gerçekleştirebilen kehanetlerin araştırılması için “Pygamlion etkisi” ile psikolojide yerini aldı ve Rosenthal-Jacobson’ın çalışmalarına ilham oldu.

Reklam

pexels pixabay 52500 scaled

Pygmalion Etkisi’nin Tersi Mümkün Mü?

Hayatta olumlu beklentilerin önemini fark etmemiz kadar olumsuz beklentilerin de önemini fark etmeliyiz. Çünkü, olumsuz beklentiler, gösterilen olumsuz beden dili, önyargı gibi davranışlarla motivasyonun etkisini kaybetmesine yol açabilir. Bu durum, “Golem Etkisi” olarak açıklanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, golem etkisi; düşük beklentilerin, davranışları olumsuz yönde etkilemesi durumuna verilen isimdir.

Yazımızda verdiğimiz örnekleri golem etkisine uyarlarsak; çalışma arkadaşından beklentisi düşük olan bir liderin tutumunun motivasyonu nasıl düşürdüğü, öğrencisine inanmayan ve hatta hatasında ona çok da tolere göstermeyen bir öğretmenin o öğrencinin şevkini nasıl kırdığını tahmin edebilir ve örnekleri çoğaltabiliriz.

Kendi Kendini Gerçekleştiren Kehanetlere Ulaşmak

Elbette, beklentiler ile hayatımızın tümünü şekillendirmek mümkün olmaz. Çaba, emek ve çalışma olmadan abartılı ve altı boş bir beklenti ile bir şeylerin gerçekleşmesine inanma ve öylece gerçekleşmesini bekleme durumu ancak mitlerde ve efsanelerde söz konusu olabilir.

Üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirirken, deneyimli kişilerden geri bildirim almak ve potansiyelimizi gerçekleştirmek amacıyla elimizden gelenin en iyisini yapmaya kendimizi adamak, çevremizdeki kişilerin beklentilerini de olumlu etkileyerek bizleri motive etme biçimlerine yansıyacaktır.

Türk kültüründe yerini alan “Ne ekersen onu biçersin.” atasözünü aklımıza getirecek olan bu uğraşların, bizleri iş ve özel yaşamımızda olumlu ve etkin uğraşlara sevk etmesi farkındalığı ve dileğiyle…

Kaynakça ve İleri Okumalar

Akkurt, Z.S. (2020). Kendini Gerçekleştiren Kehanet Hakkında Bilinmesi Gerekenler. Dergice. https://dergice.com/kendini-gerceklestiren-kehanet-hakkinda-bilinmesi-gerekenler

Budak, B. (2021). Ne Ekersen O Olur, Ona Dönüşür: Pygmalion Etkisi. [YouTube]. https://www.youtube.com/watch?v=oU8raQk2Nng

Çağlar, S. (2015). Matematik Yapabilen At: Akıllı Hans Efsanesi. Matematiksel. https://www.matematiksel.org/matematikci-at-akilli-hans/

Yeğen, T. (2021). 40 Metotla Kariyerini ve Kişiliğini Parlat!

Yıldırım, İ.F. (2018). Pygmalion ve Golem Etkisi. http://prad.ist/kultursanat/pygmalion-ve-golem-etkisi/

Yirmilerim. (2018). Kendini Gerçekleştiren Kehanet | Pygmalion Etkisi. [YouTube]. https://www.youtube.com/watch?v=hO7YN-9SL_8

Bize Destek Olmak İster Misiniz?

  • Dilerseniz Patreon hesabımız üzerinden bize aylık veya tek seferlik bağış yaparak destekte bulunabilirsiniz.

Bağış Yapmak İstiyorum!

Sima Türküner

Merhaba! Ben Sima Türküner. ODTÜ’de Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğrencisiyim. Araştırmayı, öğrenmeyi ve öğrendiklerimi paylaşmayı seviyorum. İlginç bulduğum konularla ilgili yazılarımı sizlerle de paylaşmak isterim.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu