Yapay Zeka Problemini Çarpıcı Bir Oyunla Ele Almak: Detroit: Become Human
Oyun endüstrisi hızla büyüyen dev bir sektördür. Artık bu göz ardı edilemeyecek kadar gelişmiş endüstri, oyun dünyasının dışındakiler tarafından genellikle “kafa dağıtmak için vakit geçirilen boş bir aktivite” olarak gözükür. Bu bazı oyunlar için doğru olsa da tüm oyunları aynı kefeye koymak kesinlikle yanlıştır. Bugün yapay zeka problemini konu alan farklı bir oyunu inceleyerek bu oyunun arkasındaki felsefeyi ele alacağız! Yapay zekanın olası gelecek senaryoları: Detroit: Become Human
Kapalı Evrenlerin İçindeki Olasılıkları Artırmak
Quantic Dream adlı bir oyun firması 2018 yılında yapımında 180 kişinin çalıştığı bir oyun çıkardı ve adını da “Detroit: Become Human” koydu.
Bu oyunu özel yapan çok fazla faktör vardır ancak belki de en önemlisi bu oyunun kapalı sistemlere karşı ciddi bir savaş açmasıdır. Kapalı sistemler, dışarıdan müdahale kabul etmeyen, sınırlı sayıdaki hamlenin yapılabildiği sistemlerdir. Örneğin, satranç bir kapalı sistemdir. Yapılabilecek çok fazla hamle vardır ancak en nihayetinde sınırlıdır ve yapılabilecek tüm hamleler o 64 karelik alanın içindedir. Genel olarak oyunlar daha da sınırlı bir alan sunar. Genellikle oyunlarda ki özellikle tek kişilik oyunlarda bir sonuca gidecek tek bir hamle vardır. Şu son 10 yılda bu tek hamle olayı 2-3 hamleye çıksa da genel olarak kısıtlı kalmıştır. Quantic Dream, Detroit’i tanıtmadan önce de özellikle iki oyunuyla zaten sınırları zorlamaya başlamıştı.
Önce 2010 yılında “Heavy Rain” adında karanlık senaryolu, seçimlere dayanan bir oyun çıkardı. Bu oyun bu tarz seçim oyunlarının öncüsü oldu. Ardından 2013 yılında yine Quantic Dream “Beyond: Two Souls” adındaki bir sinematik oyunu duyurdu. Bu oyunun tam 11 tane bitiş senaryosu vardı. Yani yapılan tercihler bu oyunun sonucu 1-2 kez değişmekle kalmıyor tam 11 farklı bitişle sona erdirebiliyordu. Diğer bir deyişle, Quantic Dream’in yaptığı kapalı sistemi yenmek veya delmek değil ancak kapalı sistem içindeki olasılıkları artırabildiği kadar artırmak oldu.
Detroit: Become Human
Sıra nihayet 2015’te bir fikri gerçeğe dönüştürmeye geldi. İki başarılı sinematik oyunun ardından Quantic Dream gözünü çok daha büyük bir hedefe çevirdi. 180 kişilik bir ekibi toplayarak 2013’te kurguladıkları senaryoyu gerçeğe dökmeye başladı. Senaryo 2000-3000 sayfa arasıydı ve tonla farklı bitişi içeriyordu. Oyunun daha öncekilere göre farkları vardı ancak belki de en dikkate alınası fark oyunun sunduğu bir problemdi.
Detroit: Become Human oyununun hikayesi çok uzun zamandır tartışılan yapay zeka problemini içeriyordu.
Bu oyun 2038 yılında geçiyor ve o zamana kadar CyberLife adındaki bir firma android hayalini hayata geçirmiş oluyor. Sentetik maddelerden yapılmış tıpkı insana benzeyen androidler hayatımıza girmiş ve işçilikten hizmetçiliğe bir sürü işte kullanılıyor. Ancak tabi bu olay göründüğü kadar sevimli değil.
Çünkü androidlerin varlığı aynı zamanda işsizliğe yol açmış ve halkın büyük bir bölümü de bu nedenle androidlerden nefret ediyor. Oyunun sunduğu etkileyici bakış açısı da bu durumu görmenize yardımcı oluyor.
Oyun bize iyi-kötü ayrımı yapmadan hikayeyi sunuyor ve bu denge içinde seçimler yaparak hikayede ilerliyorsunuz. Bunun yanında androidlerde aykırılık ortaya çıkmaya başlıyor. Bazı androidler suç işlemeye başlıyor ve itaat etmeyi bırakıyor. Oyun tam da bu noktada başlıyor ve 3 ana karakteri kullanarak hikayede ilerliyorsunuz.
Yapay Zekanın Geleceğini Birçok Olasılık İle Değerlendirmek
Bu noktadan sonra artık oyunun hikâyesi hakkında daha fazla bilgi vermeden oyunun önemini vurgulamaya çalışacağım. Bu oyun Beyond Souls’un 11 bitiş şeklini aşıp tamı tamına 85 farklı bitiş sunuyor. Yani bu oyun “oynadım bitti” denilecek türde bir oyun değil. Oyunun tüm senaryolarını görmek için en azından 85 defa oynamanız gerekiyor. Ancak o zaman tüm olayları görebiliyorsunuz. Oyun size her olay karşısında en az 2 en fazla 5 seçenek veriyor ve onlara dayanarak devam ediyorsunuz. Yaptığınız her hamlenin sonucu hikayede karşınıza çıkıyor. Hatta oyunun giriş kısmında yaptığınız bir önemsiz gibi görünen hamle daha sonra oyun içinde karşınıza çıkıveriyor.
Bu oyun, yapay zekanın geleceği hakkında birçok olumlu ve olumsuz senaryoyu da içinde barındırmakta. Bu sayede, oyun oynayıp eğlenmekle kalmayıp yapay zekanın geleceği hakkında sorgulayıcı ve şüpheci bir bakış açısı da yakalamamıza olanak sağlamakta.
Bugün, “Amaan, basit bir oyun sonuçta” diyemeyeceğiz, arkasında gelecek senaryoları barındararak bizi sorgulamaya iten bir oyunu inceledik. Aslında, çevremizde gördüğümüz önemsiz gözüken oyun dünyasında da geleceğe farklı açılardan bakmamızı sağlayacak gelişmeler olmakta. Ön yargılardan kurtulduğumuz zaman hayata daha aydınlık gözlerle bakmaya başlayacağız!
Oyunun resmi tanıtım videosunu aşağıda bulabilirsiniz.
Kaynakça ve İleri Okuma
Detroit: Become Human: Official Site: Quantic Dream. Detroit: Become Human | Official Site | Quantic Dream. (n.d.)
https://www.quanticdream.com/en/detroit-become-human.
Eadicicco, L. (2018, April 23). Detroit: Become Human Hands-On First Impressions. Time. https://time.com/5250684/detroit-become-human-hands-on/.
Encyclopedia.com. (2021, July 25). .” Encyclopedia of Management. . Encyclopedia.com. 16 Jun. 2021 . Encyclopedia.com.
https://www.encyclopedia.com/management/encyclopedias-almanacs-transcripts-and-maps/open-and-closed-systems.
Kaynak gösterilmeyen görseller, Canva Pro aracılığıyla telif hakkı ödenerek kullanılmaktadır.
Bize Destek Olmak İster Misiniz?
- Dilerseniz Patreon hesabımız üzerinden bize aylık veya tek seferlik bağış yaparak destekte bulunabilirsiniz.
- Daha detaylı bilgi almak için “Bize Destek Olabilirsiniz!” sayfamızı inceleyebilirsiniz!
